Dünyanın en büyük açıklıklı üçüncü köprüsü olarak açılışı yapılan Tacoma Narrows Köprüsü, 1940 yılında ABD’nin Washington eyaletinde inşa edilmiştir. Ancak, açılışından yalnızca 4 ay sonra, şiddetli rüzgarlardan kaynaklanan sallantılar sebebiyle yıkılmış ve bu olay “Galloping Gertie” (Şaha Kalkmış Gertie) takma adıyla tarihe geçmiştir.
Tacoma Narrows Boğazı’na inşa edilecek köprü, zarif bir tasarıma sahip olacak şekilde, düşük trafik beklentisiyle iki şeritli, 1.8 km uzunluğunda ve 12 metre genişliğinde planlanmıştı ve bu planlamarın ardından da 1938 Eylül’ünde inşaat başlamıştı. Ancak benzersiz bir tasarıma sahip olan köprünün sonunu, yine bu eşsiz tasarımının getireceğinden herkes habersizdi.
Tacoma Narrows Köprüsü’nün çöküş süreci aslında yapım aşamasında ortaya çıkan işaretlerle kendini belli etmiştir. İnşaat sırasında çalışan işçiler, köprünün dikey şekilde sallandığını açıkça gözlemlemişlerdir. Ancak bu uyarılar dikkate alınmamış ve köprü açılışa hazır hale getirilerek halkın kullanımına açılmıştır.
Ancak köprünün inşa süreci yeterindeki hesaplamaların ve testlerin yetersizliği beklenmeyen bir felaketle sonuçlanmıştır. Aerodinamik hatalar ve köprünün esnek yapısı, rüzgarın oluşturduğu titreşimleri büyütmüş ve bu titreşimler belirli bir frekansta eşleşince köprü şiddetli sallanmaya başlamıştır. Oluşan bu rezonans sonuncu sallanmalar giderek artarak köprünün yapısını zayıflatmış ve nihayetinde çökmesine neden olmuştur. Köprünün yıkılışı sırasında herhangi bir can kaybı olmamıştır, ancak köprünün üzerinde kalan bir kedi kurtarılamamıştır.
Tacoma Narrows Köprüsü’nün çöküşü, mühendislik tarihinin en önemli dönüm noktalarından biri olarak hafızalara kazınarak derin bir etki yaratmış ve yapısal tasarım ilkelerinin yeniden değerlendirilmesine neden olmuştur. Bu olay, rüzgar etkilerinin yapı tasarımlarında daha hassas bir şekilde ele alınmasını sağlarken, mühendislerin rüzgar tünellerinde aerodinamik davranışları test etme ve rüzgara karşı daha dayanıklı yapılar geliştirme yönünde önemli ilerlemeler kaydetmesine zemin hazırlamıştır.
Yıkılmış olan köprünün yerine günümüzde daha sağlam ve aerodinamik bir köprü inşa edilmiş olsa da bu olay, modern yapı tasarımlarında güvenilir hesaplama yöntemleri ve detaylı test süreçlerinin gerekliliğini net bir şekilde ortaya koymuştur.
