“Yaşamda hiçbir şeyden korkulmaz. Sadece onu anlamak gerekir.” diyen Marie Curie gerçekten de hayatını anlamaya ve araştırmaya adamış bir bilim insanıdır. Bu hayatını adamışlık o kadar üst bir noktadadır ki Marie Curie’nin mezarı şu anda bile radyoaktif ışınımlardan dolayı özel koruma altındadır. Peki nedir bu radyoaktif ışınımların sebebi?

Marie Curie, kız çocuklarının üniversite okumasına izin verilmediği bir Polonya hükümetinde 7 Kasım 1867’de dünyaya gelmiştir. Ancak, her devirde olduğu gibi bu zorlu dönemde de böylesine yobaz fikirlere karşı çıkan bir gizli okul vardır. Halk arasında bu üniversiteye ‘Yüzen Üniversite’ adı verilmiştir. Marie ve kardeşi eğitim hayatlarına bu okulda devam etmişler ama saklanmaktan bir o kadar da sıkılmışlardı. Bir gün, Fransa’daki Sorbonne Okulunun kız öğrencileri kabul ettiklerini duyup Paris’e taşınmaya karar vermişlerdi.

İlgi alanı metaller ve mıknatıslar olan Marie, bazı minerallerin radyoaktif olarak adlandırılacaklarını keşfetti. Bu mineraller, güçlü ışınlar saçma ve karanlıkta parlama gibi özelliklere sahiplerdi. Marie, yaptığı çeşitli deneylerle bu minerallerin özelliklerini inceliyor ve gece gündüz demeden araştırmalarına devam ediyordu. Aradan geçen zamandan sonra Marie’nin kocası Pierre de Marie’nin çalışmalarına büyük hayranlık besledi ve kristaller üzerine yaptığı araştırmaları bırakıp ona eşlik etmeye başladı. Böylelikle, birlikte Polonyum ve Radyum adında iki yeni radyoaktif element keşfetmiş oldular.

Marie Curie yapmış olduğu çalışmaları sebebiyle iki tane Nobel Ödülü kazandı ve adını tarihe kalıcı bir şekilde geçirmiş oldu. Yapmış olduğu keşifler sayesinde zengin olabilirdi. Ancak o, çok parasının olmasını seçmek yerine araştırmalarını herkese ulaştırmayı tercih etti. Uzun yıllar radyoaktif maddeler üzerinde araştırma yapan hatta yeni elementler keşfeden Marie Curie bu araştırmaları yaparken oldukça korumasızdı. Aynı zamanda bu maddelerin insan vücuduna etkileri de belirsizdi. Bundan dolayı Marie 67 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Pek çok hastalığın tedavisinde kullanılan radyasyonun daha sonra yapılan araştırmalar sonrasında bir o kadar da tehlikeli olduğu ortaya çıktı. Geçen onca zamandan sonra bile Marie Curie’nin kullandığı deney aletleri, kitapları ve defterleri hala radyoaktiftir. Dokunulması gereken zamanlarda koruyucu kıyafetler ve özel eldivenler giyilmelidir. Hayatını bilim ve insanlığa adayan cesur yürekli Marie Curie sayesinde radyoaktivite üzerine yapılan çalışmalar daha güvenli bir şekilde katlanarak devam etmektedir.

Hazırlayan: Elif Nur Arslan