Tarihte kadınların gücü maalesef göz ardı edildiğinden başarılı ve güçlü kadınların yaptıkları genelde arka planda kalıyor. Bu yüzden Nobel Barış Ödülü’nü almaya hak kazanan ilk kadın olan, barışın sembolü ve eşitlik savaşçısı Bertha Von Suttner’ı yakından tanıyalım.
9 Haziran 1843’te varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Bertha Von Suttner aristokrat aile geçmişi sebebiyle, o dönemin şartlarına göre sanatla alakalı eğitimler alarak ve yeni diller öğrenerek yetiştirilir. Daha küçük bir çocukken bile böyle nitelikli eğitimler alan Bertha von Suttner özellikle operaya tutkundur ama maddi anlamda şanslı olsa da operayla ilgili hayalleri gerçekleşmemiştir.
Bilgilerini paylaşmayı seven Bertha Von Suttner bu özelliğinden dolayı mürebbiye olmaya karar verir. O dönemde kadınların başka bir işte çalışamaması da Suttner’ın bu işi yapması konusunda önemli bir etkendir. Mürebbiyelik yaptığı sırada Arthur Gundaccar’la tanışır ve ona aşık olur. Bu aşk aradaki yaş farkı sebebiyle ailesi tarafından engellenir.
Yaşadığı aşk acısıyla işini de bırakan Suttner yeni bir iş bulma umuduyla Paris’e gider. Gazete ilanlarından iş ararken gördüğü ilan sayesinde hayatı değişir. İlanın sahibi Nobel’in kurucusu ve kimyager Alfred Nobel’dir. Nobel kendisine bir asistan aramaktadır ve bu asistan Suttner olur. Nobel’in yanında yalnızca 8 gün çalışan Suttner, aşk acısına dayanamayıp ardında bir mektup bırakarak Arthur’a geri döner. Sonrasında ise Nobel’le arkadaşlıkları devam eder. Ailesinden habersiz, Arthur’la evlenir ve uzunca bir süre Kafkasya’da yaşar.
Genç yaşlarında savaşın kötü ama mecburi olduğunu düşünen Suttner, Kafkasya’daki evlilik yıllarında ve ailesiyle barıştıktan sonra Avusturya’da yaşamaya başladığı dönemlerde birçok savaşa şahit olur. Savaşlara karşı duyarlılığı artan Suttner eşiyle beraber hukukçu, yazar ve siyasetçilerle bir araya gelip yeni bir savaşın olup olmadığını tartıştıkları toplantılara katılmaya başlar. Topluma da yararlı olmak adına dünyaca ünlü ‘’Die Waffen Nieder!’’ (Silahları Bırakın!) kitabını yazar ve bu kitap 12 farklı dile çevrilir.
1888’de Alfred Nobel, kendisine yapılan haksız ithamlar yüzünden Nobel Ödülleri’ni kurar. Fizik, kimya, edebiyat gibi alanlarda verilen Nobel’in barış alanında da açılmasına ön ayak olanlardan biri, dostu Bertha Von Suttner’dir.
1891’de Avusturya’da, 1892’de de Berlin’de Barış Derneği’ni kurar. 1899’da isminde barış geçmesine rağmen kadınları içinde bulundurmayan Lahey Barış Konferansı’na katılan ilk kadın olur. Kadınların eşitliği, oy kullanma hakkı konusunda ise hep ‘’İnsanca Politika’’yı savunur.
1896’da ölen Alfred Nobel’in vasiyetinde Nobel Barış Ödülü’ne layık görülen ilk kadının Bertha Von Suttner olarak yazıldığı görülür. 1905 yılında ödül sahibine verilir.
Hayatı boyunca barışı ve silahsızlaşmayı savunan, eşitsizliğe karşı duran Bertha Von Suttner yakalandığı ağır bir hastalık sebebiyle 21 Haziran 1914’te hayatını kaybeder. Son sözlerinin ise ‘’Silahları bırakın! Bunu herkese söyleyin. Herkese…’’ olduğu biliniyor.
Yılın her günü hatırlanmayı hak eden emekçi kadınlarımıza ithafen…
Hazırlayan: Fiderya Şahin